Mescit Yapmanın Mükâfatı:

Mescit Yapmanın Mükâfatı:

Mescit inşaa etmenin sevabı çoktur. Mescit yapmak bir îman ve hayırseverlik nişânıdır. Bu hususta Allah’u Teâlâ Sûre-i Tevbe, Âyet 18’de: ″Allah’ın mescitlerini ancak Allah’a ve âhiret gününe îman eden, namazlarını kılan, zekâtlarını veren ve Allah’tan başka kimseden korkmayan kimseler imar eder. İşte hidâyet üzere oldukları umulanlar bunlardır″ diye buyurmuştur.

Allah için mescit yaptıran kimsenin mükâfatına dair Peygamberimiz Sallallâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:

مَنْ بَنَى مَسْجِدًا يَبْتَغِي بِهِ وَجْهَ اللّٰهِ بَنَى اللّٰهُ لَهُ مِثْلَهُ فِي الْجَنَّةِ (خ عن عثمان بن عفان)

″Kim Allah rızâsı için mescit yaparsa, Allah’u Teâlâ benzerini onun için Cennette inşaa eder.″[1]

İnsanlar ölünce amel defterleri kapanır. Ancak mescit yaptırmış olmak gibi sadaka-i cariyeleri bulunan ehl-i îmanın amel defterleri kapanmaz, onlara dâimâ sevaplar yazılır durur. Bu hususta Resûlullah Sallallâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:

إِنَّ مِمَّا يَلْحَقُ الْمُؤْمِنَ مِنْ عَمَلِهِ وَحَسَنَاتِهِ بَعْدَ مَوْتِهِ عِلْمًا عَلَّمَهُ وَنَشَرَهُ وَوَلَدًا صَالِحًا تَرَكَهُ وَمُصْحَفًا وَرَّثَهُ أَوْ مَسْجِدًا بَنَاهُ أَوْ بَيْتًا لِابْنِ السَّبِيلِ بَنَاهُ أَوْ نَهْرًا أَجْرَاهُ أَوْ صَدَقَةً أَخْرَجَهَا مِنْ مَالِهِ فِي صِحَّتِهِ وَحَيَاتِهِ يَلْحَقُهُ مِنْ بَعْدِ مَوْتِهِ (ه عن ابى هريرة)

″Bir Mü’min kişiye, öldükten sonra amelinden ve yaptığı iyiliklerinden ulaşacak şeyler: Kendisinden sonraya bıraktığı ilim, geride bıraktığı sâlih evlat, mîras olarak bıraktığı Mushaf-ı Şerif, yaptırdığı mescit, yolcuların barınması için inşaa ettiği misâfirhâne, akıttığı su, sağlığı tam yerinde iken malından çıkarıp verdiği sadakadır. Bunlardan hangisini yapmış ise öldükten sonra da, onun sevabı kendisine ulaşır.″[2]


[1] Sahih-i Buhârî Muhtasarı, Tecrid-i Sarih, Hadis No: 280.

[2] Sünen-i İbn-i Mâce, Mukaddime 20.


.