İbâdet:

İbâdet:

Kullukta bulunmak demektir. Şeriatta ibâdet, yapılmasında sevap olup güzel niyete bağlı bulunan herhangi bir ameldir. Hakk Teâlâ’ya tâzim etmek için yapılır. Namaz kılmak, oruç tutmak gibi.

Allah’u Teâlâ Sûre-i Zâriyât, Âyet 56’da şöyle buyurmaktadır:

″Ben, cinleri ve insanları, ancak Bana ibâdet etsinler diye yarattım.″

Ebû Hüreyre Radiyallâhu anhu’dan nakledilen bir Hadis-i Kudsî’de, şöyle buyrulmuştur:

يَقُولُ اللّٰهُ سُبْحَانَهُ يَا ابْنَ آدَمَ تَفَرَّغْ لِعِبَادَتِي أَمْلَأْ صَدْرَكَ غِنًى وَأَسُدَّ فَقْرَكَ وَإِنْ لَمْ تَفْعَلْ مَلَأْتُ صَدْرَكَ شُغْلًا وَلَمْ أَسُدَّ فَقْرَكَ (ه عن ابى هريرة)

Allah’u Teâlâ buyuruyor ki: ″Ey Âdemoğlu! Kendini Benim ibâdetime ver ki, gönlünü zenginlikle dol­durayım ve fakirliğini gidereyim. Eğer böyle yapmazsan, ellerini işle doldururum, fakirliğini de gidermem.″[1]


[1] Sünen-i İbn-i Mâce, Zühd 2.


.